top of page
  • Yazarın fotoğrafıOsmanli Naksibendi Hakkani

Zilhicce'nin İlk On Günü


BismillahirRahmanirRahim

Soru: Zilhicce Ayı’nın ilk on gününün önemi nedir ve bu zamana nasıl hazırlanabiliriz?

Peygamber Efendimiz (sav)’in ilk on günde oruç tuttuğu rivayet edilmiştir. Çok mübarek zamanlardır. Ve zikre karşı olanlar, zikrin bidat olduğunu, haram olduğunu söyleyip saçma sapan konuşanlar bilsinler ki, ilk on gün için Peygamber Efendimiz (sav), bilhassa daha fazla La ilahe illallah, daha fazla Allahu Ekber, daha fazla Elhamdülillah zikretmemiz gerektiğini buyurmuştur. Bu ilk on günde oruç tutmak mühimdir. Ve geçmişte birçok ulema ve evliyalar, bu on günde ibadetlerin arttırırlardı. Daha mı fazla Salavat getirmek istiyorsunuz, yapın. Daha fazla Kur’an okumak istiyorsunuz, daha fazla nafile ibadet yapmak istiyorsunuz, güzel. Neden? Neden bu ilk on günde? Zilhicce’nin ilk on gününde ne oluyor? Zilhicce’nin dokuzuncu gününde, onuncu gününde ne oldu? Ne var?

Kurban.

Kurban nedir? Neden önemlidir? Nedenini bilmiyor musunuz? Sadece Kurban eti yemeyi mi biliyorsunuz? Her yıl et yemek, istediğin kadar et yemek... Kurban anlayışınız böyle, değil mi? İnsanların Kurban’dan anladıkları bu. “Ah istediğimiz kadar et yiyebileceğiz o zaman,” diyorlar. Kurban’ın ne demek olduğunu genç yaştan anlatmaya başlamıyorlar ki; Hz. İbrahim’in (as) ya da Hz İsmail’in (as) hikayesini anlatmıyorlar ki bağlantı kurabilip genç yaştan öğrensinler. Hayır, daha çocuk yaştan öğrettikleri şey, Kurban’da et yiyeceğin.

Peki Kurban nedir? Tabii ki kurban etmektir, feda etmektir. Ancak İslam’ın beşinci şartı, Hacc’a gitmektir. Ne zaman Kurban ediyorsunuz? Hacc esnasında, değil mi? Kurban Bayramı, öyle değil mi? İslam’ın beşinci şartı Hacc’dır. Hacc’ı tamamladığınızda, inip Kurban kesiyorsunuz. Yani Hac demektir.

Peki Hac nedir?

İslam’ın beşinci şartıdır. Bir altıncı şart var mı? Hayır. En sonuncusudur. Nihai olandır. Yani bu ilk on gün, beşinci şartı, nihai olanı yerine getirmeye doğru bir geri sayımdır. Şehadet getirdikten sonra. Ki şehadet getirmek bu özel bir şeydir, kimseyle birlikte gerçekleştirmezsiniz. Söyler, şehadet edersiniz. İslam'da şehadeti bir grup rahibin, haham ya da imamın önüne çıkıp söylemezsiniz. Bir kursa gidip, öğrenip ondan de sonra Şehadet getirmeniz gerekmez. Hayır. Şehadet getirir ve kalbinizle bunu tasdik edersiniz. Bireysel olarak. Tek başınıza.

İkincisi nedir? Namaz kılarsınız. Salat'tır. Birinde söylüyor, diğerinde yapmaya başlıyorsunuz. Yine bir ibadet. Bunu bireysel olarak da yapabilirsiniz, bir topluluk ile, cemaat ile beraber de yapabilirsiniz. Öyle değil mi? Şimdi, bireysellikten çıkıp yayılmaya başlıyor. Bir ibadet. Yaptığımız hareketler, meleklerin yaptıkları hareketler. Peygamberimiz (sav)'in ümmetine verilmiş olan namaz, yalnızca Peygamberlere verilmişti. Ümmetlere verilmemişti. Bizler, Peygamberlerin namazını kılıyoruz. Peki ondan sonra ne yapıyoruz? Oruç tutuyoruz.

Oruca, yılda bir ay tutarak başlarsınız. Ahir Zaman'ın fitnesi, insanlar bir gün önce, bir gün sonra tutuyorlar. Kimileri bengalistan gibi, on gün önce ya da on gün sonrasında tutuyor. Hem şaka yapıyorum hem de yapmıyorum. Her şeyi birbirine karıştırıyorlar. Fakat genel olarak ümmetin tamamı beraber yerine getiriyor. Öyleyse şimdi yayılmaya başladı. Yapmış oldukların, sadece söylemekten çıkıp, günde beş vakte, bir ay boyunca düzenli olarak yaptığın bir şeye genişlemeye başladı. Ve yaptığın ibadet de sadece bir eylemden çıkıp, ruhu da içine katan bir şeye doğru, yani nefsine yönelmeye başladı. Nefsinizi de içine aldı. Hayvani tarafınızı yoksun bırakıyorsunuz, öyle değil mi? Oruç tuttuktan sonra ne yapıyorsunuz?

Zekat veriyorsunuz. Zekat, bir şeylerden feragat etmektir; sahip olduğunuz şeylere çok fazla bağlanmamak ve vermeye başlamaktır. Sadece bir sözden çıkıp, tüm bedeninizi içerecek bir ibadete doğru yöneldiniz; Ramazan Ayı’nda yeme içmede ve ilişkiden uzak duruyorsunuz. Bunlardan uzak duruyorsunuz. Ve şimdi de helal yoldan kazandığınız her ne varsa, onun size ait olmadığını anlamanız gerek. Allah size bir emanet olarak verdi onu ve elinizdeki bu şeyde başkalarının da hakları var. Ve İslam öğretiyor ki, sahip olduğunuz her ne varsa, Allah’ın bir armağanıdır. Allah’ın emanetidir. Ve şu an bu elinizdeki şey aslında diğer bir dolu insana ait. Zekat verilebilecek kişiler en az sekiz kategoridir.

Yani İslam’ın şartları sadece ibadet ettiğiniz, ruhsal bir şeyden çıkıp, tüm vücudunuzu dahil eden bir şeye dönüşüyor. Başka neyi kapsıyor? Bir insan neye sıkı sıkı tutunuyorsa, kendisi için ne kazandıysa onun için, “Hayır, vermek dininin bir parçasıdır,” demeye doğru yöneliyor. Ve en sonunda artık vermek durumundasın, her şeyi bırakmak durumundasın. Beşinci şart da budur. Nedir o? Hac. Hacc gerçekte nedir? Nedir Hac, neyin provasıdır? Ölümün. Kıyamet Günü’nün. “Lebbeyk Allahümme Lebbeyk - Her şeyi bırakıyorum Ya Rabbi, Sen’in huzuruna geliyorum. Buradayım.” Aslında Allah’ın kelimelerini tekrar ediyorsunuz. Çünkü, “Ya Allah,” dediğimizde Allah, “Lebbeyk, buradayım,” diyor. “Beni anın, Ben de sizi anayım,” demiyor mu? “Bana şükredin ben de size şükredeyim,” demiyor; “Beni anın, Ben de sizi anayım,” diyor. Neden Allah bize şükretmek istesin? “Beni çağırın. Ben çok yakınınızdayım,” diyor.

Hac, ölümün bir provasıdır. Kıyamet Günü’nün provasıdır. Her şeyi terk etmenin bir provasıdır. İki alıyorsanız yüzde yarımını zekat olarak vermek değil artık; şimdi her şeyinizi veriyorsunuz, her şeyden vazgeçiyorsunuz. Giydiğiniz kıyafetlerden bile. İhrama girmediğiniz takdirde Haccınız kabul edilmiş sayılmaz. İhram nedir? O giydiğimiz beyaz kumaş, bizim kefenimizdir. Elbette daha birçok başka kuralları, gitmeden önce yerine getirmeniz gereken, Hacc esnasında yerine getirmeniz gereken şartları var. Ancak herkesin bir araya gelip, herkesin aynı gözüktüğünü anlamanız sizin için yeterli. Herkes aynı sınıftadır.

Hac, beşinci şarttır. Tüm ibadetlerinizin birleşimi, onların zirve noktasıdır. Sadece kişisel olarak söylemiş olduğunuz Şehadet'ten yola çıkıyor, dönüp yeniden Şehadet getiriyorsunuz. Fakat bu sefer her şeyi bırakarak, her şeyi terk edip sadece Allah'a sahip olarak söylüyorsunuz. "Lebbeyk Allahümme Lebbeyk" dediğinizde, bu bir provadır o yüzden. Sadece bireysel olarak da yapmıyorsunuz; hem bireysel olarak hem de tüm ümmet olarak yapıyorsunuz. Tıpkı Kıyamet Günü'nde, geçmişten ve gelecekten herkesin toplanıp bir araya geleceği zaman gibi, değil mi?

İslam'ın beşinci şartını yerine getirmeye hazırlanmak oldukça önemli bir iştir. Bunu anlar ve hatırlarsak, Hacca gidilen günlerde birazcık daha tefekkür eder, bu anlayışla beraber birazcık daha fazla ibadet edersek, bizim için daha hikmet dolu ve rahmetle geçer. Aksi takdirde en güzel ameller bile birer ritüele dönüşür; içine anlam koymazsanız robotlaşır. Ve bu şartların manası sonsuzdur. Manaları sonsuz okyanuslardır. Bunlar, iman sahibi kişiler için.

Oruç tutabilirsiniz. Arefe günü oruç tutmak çok mühimdir. Kurbanı düşünüyorsun, Haccı düşünüyorsun, ki Hac hiçbir zaman kesintiye uğramamıştır, hiçbir zaman kesilmemiştir. 1400 yıl boyunca hiçbir zaman kesinti olmamıştır. Dışarıdan kimse gelmese bile, en azından Mekke'nin sakinleri yapmıştır. Ve aslında Kabe-i Muazzama Cennetten indirildiği günden beri, hiçbir zaman Hac durmamıştır. Hac, yedi bin yılı aşkın bir süredir devam etmektedir. Hiçbir zaman durmamıştır, her zaman gelmişlerdir. Nuh Tufanı esnasında bile Allah'ın Evi, esas orijinal Kabe yükseltilmiş, Mekke'ye giden Nuh'un Gemisi onu yedi defa tavaf etmiş ve öyle gitmiştir.

Mübarek zamanlar. Bütün bağlarınızı, bağlılıklarınızı ve diğer ilahlarınızı kesip atmayı, bu şekilde yaşamayı öğrenin. İster Şehadet getirin, ister getirmeyin. Şurası kesindir, öyle bir zaman gelecek ki Allah'tan başka ilah olmadığını herkes anlayacak.

Ve min Allahu tevfik.

El Fatiha.

Selam aleykum ve rahmetullahi ve berakatühu.

Şeyh Lokman Efendi Hz.

Sahibul Sayf Şeyh Abdülkerim El-Kıbrisi'nin (ks) Halifesi Osmanlı Dergahı, New York

24 Zilkade 1435

19 Eylül 2014

Sohbetin İngilizce aslına buradan ulaşabilirsiniz.

117 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page