BismillahirRahmanirRahim
Osmanlı tarikat arasındaki ilişki değildir, aralarında birlik var. Tarikat ve Osmanlı birleşmiştir. Çünkü Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk kurucusundan beri; başlangıcından sonuna kadar, Tarikat ile Sufizm ile beraberler. Osmanlı bir Tasavvuf İmparatorluğudur.
Sultan Osman, Şeyhinin kızıyla evlendi. Onun şeyhi, tabiki de Ehli Beyt idi. Yani Ehli Beyt, o günden son güne kadar, Osmanlı Sultanları boyunca devam etti. Ayrıca her bir Sultan da Nakşibendiydi. Başka tarikatların Şeyhi olabilirler, ama hepsi Nakşibendi müridiydi. Çünkü Nakşibendi Yolu, en yüksek yoldur. Yöneticileri, sultanları, vezirleri, mülkleri eğiten yoldur. Örneğin, Sultan Abdülhamit Han, Cennet mekan, Nakşibendi müridiydi, aynı zamanda Şazili şeyhiydi. Biliyorsun, Nakşibendi yolundaysan, aynı zamanda diğer tarikatlara da dahilsindir.
Osmanlı imparatorluğu zamanında, Sultandan, hamallara, sokak temizleyicilerine kadar, herkes bir tarikata mensuptu. Herkes Tarikata mensuptu, herkesin izlediği bir Şeyh’i vardı, herkes Şeyh’e inanıyordu. Herkes zikire, tevessüle inanıyordu, dua etmek için, evliyaların, Şeyhlerin mezarlarına gidiyordu. İşte bu yüzden Osmanlılar, Mucizelerin İmparatorluğu. İmparatorluğun başından sonuna kadar mucizeler oldu.

Bu çok uzun bir konu, haftalarca bunun üzerine konuşabiliriz. Şimdi sadece genel olarak bahsedeceğim. Osmanlılardan nefret edenler, nefret etmeye devam edecek. Onlar kendi hikayelerinden nefret ediyor. Nefret ettikleri bir hikaye. Biz hakikate sahibiz. Osmanlı, öyle bir imparatorluk ki, yüzyıllar boyunca Kur’an-ı Kerim okundu. Resmi olarak asla durmadı, yedi gün 24 saat, yılın 365 günü. Durmaksınız devam etti.
Seyid ve Şerifleri bulup, onlara maaş bağlayan ve onlara şöyle diyen bir devletti; ‘Çalışmak zorunda değilsiniz. Sadece oturup dua edin, sizin tüm ihtiyaçlarınızı gidereceğiz.’ Osmanlı bir tarikat imparatorluğuydu, Sultanlar şeyhlerini ziyaret eder ve şeyhlerinden tavsiye alırlardı.
İmparatorluğa zayıflık girdi, çünkü yönetimdeki çoğunluğun kalbi değişti; Allah’ı, Peygamber’ini ve Tarikatı izlemek yerine, onlara Batı’nın gösterdiği, nefsani yaşantıya kanmaya başladılar. İmparatorluk zayıflamaya başladı ve sonunda Hilafet kaldırıldı, çünkü ihanet ettiler.
İnsanlar ihanet edebilir mi?
Tabi ki, insanlar ihanet eder. En yakın olanlar, ihanet eder. Her zaman yapmazlar, ama en yakın olanlar da ihanet eder. Peygamberlerin eşleri ihanet etti. Peygamberlerin çocukları ihanet etti. Peygamber’in amcaları en büyük düşmanlar, değil mi? Yani ihanet, hayatın bir parçası… Eğer bütün o kişilere olduysa, bize de olabilir. Bize hiçbir şeye sahip olmadığımızı göstermek için. Bizim kendi sevgimiz bile yok. Bizim sevdiklerimiz yok. Her şey Allah’ın yaratımı ve Allah bize sahip…
Şeyh Lokman Efendi Hz. Sahibul Sayf Şeyh Abdülkerim el Kıbrisi (ks) Halifesi
25 Temmuz 2013
Osmanlı Dergahı, New York
Comments